2017 yılında TÜİK tarafından yapılan bir araştırma kapsamında, Türkiye’de görülen boşanma sebeplerinin, kadın ve erkek cephelerinden yüzdeleri belirlenmiştir. Yapılan tespitlerde;
1.) Eşin tedavisi güç bir hastalığa yakalanması; Kadınların eşin tedavisi güç bir hastalığa yakalanması nedeniyle boşanma oranı %2,5 iken, erkeklerin eşin tedavisi güç bir hastalığa yakalanması nedeniyle boşanma oranı %2,4 şeklindedir.
2.) Aile içi cinsel taciz; Kadınların aile içi cinsel taciz nedeniyle boşanma oranı % 2,8 iken, erkeklerin aile içi cinsel taciz nedeniyle boşanma oranı % 0,2 şeklindedir.
3.) Hırsızlık, dolandırıcılık, gasp, taciz vb. suçlar; Kadınların Hırsızlık, dolandırıcılık, gasp, taciz vb. suçlar nedeniyle boşanma oranı % 2,9 iken, erkeklerin Hırsızlık, dolandırıcılık, gasp, taciz vb. suçlar nedeniyle boşanma oranı % 1,1 şeklindedir.
4.) Aldatma; Kadınların aldatma nedeniyle boşanma oranı % 32,2 iken, erkeklerin aldatma nedeniyle boşanma oranı % 8,7 şeklindedir.
5.) Madde bağımlılığı ; Kadınların madde bağımlılığı nedeniyle boşanma oranı %4,3 iken, erkeklerin madde bağımlılığı nedeniyle boşanma oranı % 0,7 şeklindedir.
6.) Çocuk olmaması; Kadınların çocuk olmaması nedeniyle boşanma oranı % 3,1 iken, erkeklerin çocuk olmaması nedeniyle boşanma oranı %3,7 şeklindedir.
7.) Ailedeki çocuklara karşı kötü muamele; kadınların ailedeki çocuklara karşı kötü muamele nedeniyle boşanma oranı % 9,2 iken, erkeklerin ailedeki çocuklara karşı kötü muamele nedeniyle boşanma oranı %2,6 şeklindedir.
8.) Kumar; kadınların kumar nedeniyle boşanma oranı %12,9 iken, erkeklerin kumar nedeniyle boşanma oranı %0,6 şeklindedir.
9.) İçki; kadınların içki nedeniyle boşanma oranı %23 iken, erkeklerin içki nedeniyle boşanma oranı %3,5 şeklindedir.
10.) Evin ekonomik olarak geçimini sağlayamama; kadınların evin ekonomik olarak geçimini sağlayamama nedeniyle boşanma oranı % 42,6 iken, erkeklerin evin ekonomik olarak geçimini sağlayamama nedeniyle boşanma oranı % 17,8 şeklindedir.
11.) Terk etme/edilme; kadınların terk etme/edilme nedeniyle boşanma oranı %17,4 iken, erkeklerin terk etme/edilme nedeniyle boşanma oranı %12,2 şeklindedir.
12.) Eşlerin ailelerine karşı saygısız davranması; kadınların eşlerin ailelerine karşı saygısız davranması nedeniyle boşanma oranı %24,6 iken, erkeklerin eşlerin ailelerine karşı saygısız davranması nedeniyle boşanma oranı %24 şeklindedir.
13.) Şiddet/Kötü Muamele; kadınların şiddet/kötü muamele nedeniyle boşanma oranı %36,4 iken, erkeklerin şiddet/kötü muamele nedeniyle boşanma oranı %2,5 şeklindedir.
14.) Sorumsuz ve ilgisiz davranma; kadınların sorumsuz ve ilgisiz davranma nedeniyle boşanma oranı %61,5 iken, erkeklerin sorumsuz ve ilgisiz davranma nedeniyle boşanma oranı %40,2 şeklindedir.
15.) Eşin ailesinin aile içi ilişkilere karışması; kadınların eşin ailesinin aile içi ilişkilere karışması nedeniyle boşanma oranı %24,6 iken, erkeklerin eşin ailesinin aile içi ilişkilere karışması nedeniyle boşanma oranı %24 şeklindedir.
16.) Sair nedenler; kadınların sair nedenlerle boşanma oranı %8,2 iken, erkeklerin diğer nedenlerle boşanma oranı %20,2 şeklindedir.
Nihayetinde, tüm bu veriler birlikte ele alındığında; eşleri boşanma noktasına getirmeye elverişli pek çok sebep olduğu görülmekle, aslolan amacın; toplumun temel taşını oluşturan ailenin, sağlıklı bir birliktelik ile varlığını korumasını sağlamak olduğu açıktır. Bu cihetle, faydalı olmasını ümit ettiğimiz makalemize, “tek bir yastığa; sevgi ve saygının hüküm sürdüğü, bir ömre yayılan evlilikler sığdırılması” temennimiz ile son vermekteyiz.
Kaynak : Av. Begüm GÜREL